DOLAR 32,5299
EURO 34,8937
ALTIN 2437,621
BIST 9747,6
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul °C

İç dünyamızı etkileyen potansiyel güçler Arketipler

Yaşamlarımızda duygularımızı harekete geçiren tetikleyicilerin ve düşünce kalıplarımızın ne kadar farkındayız. İlişkilerimizi, başkalarına tepkilerimizi ve günlük yaşamda çoğu davranışlarımızı neler etkiliyor olabilir. İç dünyamızı etkileyen potansiyel güçler olan arketipler neler?

Psikoloji alanında önemli çalışmaları bulunan Sigmund Freud bilinçaltını bilinçli aklın reddettiklerini depolayan bir alan olarak görmüş. Asistanı ve öğrencisi olan Carl Gustav Jung ise analitik psikoloji kavramını kullanarak bilinçaltının oynadığı olumlu role değinmiş. Jung’a göre bilinçaltı, bilinçli aklın etkilediği huzursuzluk ve mutsuzluk gibi hislerinden insanı özgürleştirerek ona doyumlu bir yaşamın kapılarını açar.

Jung hocası Freud’un aksine insanı; çocukluk yaşamından getirdikleriyle sınırlı değil, gelişim ve değişime açık, kendini gerçekleştirme arzusunda olan bir varlık olarak tanımlamış. Jung kişinin kendini ve kişiliğini tanıması gerektiğini öne sürerek; bilinç/ego, kişisel bilinçaltı ve kolektif bilinçaltından oluşan, kişiliğinin tümünü oluşturan “psişik” bir varlık olduğuna vurgu yapmış. Psişe (ruh, can, zihin) insanın bilincini ve bilinçaltını kapsayan bir kavramdır.

Ego farkında olabildiğimiz duygularımızı, düşüncelerimizi ve hatıralarımızı içerir. Düşünme, hissetme, duyumsama ve sezme işlevlerine sahip olan ego bilincin merkezini oluşturduğundan sürekliliğe ve kimliğe sahiptir. Kişisel bilinçaltında ise kişilerin deneyimlemiş olduğu fakat unuttuğu anıları ve bastırılmış duyguları bulunur. Kolektif bilinçaltı da insanlık tarihinin uzak geçmişinden bugünlere gelen ve tüm insanlığın ortak paylaştığı bilinçaltını yansıtır.

Parapsikolojik yaklaşımı ve sezgisel davranışı yeğleyen Jung insanların dışarıdan gözlemlenerek değil, davranışlarını etkileyen duygu ve hayallerinin incelenerek iç dünyalarındaki potansiyel güçleriyle (arketipleri)  anlaşılabileceğini öne sürmüştür. Ona göre insanlar farklı psikolojik karakter tipleriyle tasvir edilmelidir. Jung’un değindiği başlıca karakter tipleri ise şunlardır:

Dışadönük Düşünen Tip: Yaşantısında nesnel düşüncelerin hakim olduğu, öğrenmeye ve yaşam hakkında bilgi toplamaya meraklı, amaçları ve idealleri olan, bunun için her şeyi yapmaya hazır kişilerdir.  Bu kişiler duygusal yönlerini hiçe saydıklarında başkalarına karşı soğuk ve kendini beğenmiş görünebilir.

İçedönük Düşünen Tip: Nesnel dünyaya ilgisiz, öznel düşüncelere yönelmiş, düşünceleriyle baş başa kalmaktan hoşlanan, inatçı, gururlu, hoşgörü yoksunu, bildiğini okuyan,  başkalarına karşı küçümseyici tutum takınan, iğneleyici konuşan geçinilmesi zor kişilerdir.

Dışadönük Duygusal Tip: Kendileri dışındaki değerlere ve yargılara önem veren, basmakalıp değer yargılara sahip, sık görüştükleriyle uyum içinde olan, genellikle nazik ve geçimli olarak görülen, kolay ve geçici bağlar kuran, sevgilerini çok kolay öfke ve nefrete dönüştüren kişilerdir.

İçedönük Duygusal Tip: Kendine saklama eğilimli, ketum, soğuk, gizemli, baskın düşüncenin aksini savunan,  içsel olarak derin duygusal deneyimler yaşayan ve bunları paylaşmayı sevmeyen, genelde sessiz ve zor anlaşılır yapıda görünen, çevresine hoş ve cool izlenim veren kişilerdir.

Dışadönük Duyusal Tip: Gerçekçi, hayalperest olmayan, haz eğilimli, bedensel zevklere düşkün, soyutlamalara, anlamlara, değerlere vakit ayırmayı sevmeyen ve dış dünyayı deneyimleyerek öğrenmeyi tercih eden tiplerdir.

İçedönük Duyusal Tip: Dış dünyadan uzak kalmayı yeğleyerek iç dünyalarını daha renkli ve ilgi çekici bulma eğiliminde, öznel duyumları önemseyen ve dış dünyayı basmakalıp bulan kişilerdir. Kısır kalmış duygu ve düşünceleri nedeniyle başkalarınca ilginç bulunmayan bir yapıları vardır.

Dışadönük Sezgili Tip: Genellikle sezgilerine başvuran, öngörüleri kuvvetli ve rutinlerden sıkılıp devamlı yenilik peşinde koşan kişilerdir

İçedönük Sezgili Tip: İmge ve düşünceler peşinde koşan, dış dünyayla ilgilenen, başkaları tarafından anlaşılması güç olan ve kendilerine göre de anlaşılmamış dahi kişilerdir.

Jung, insanın geçmişiyle bağlantılı olarak algı ve eğilimlerinin kalıtımsal olarak geçtiğini ve kolektif bilinçaltını oluşturduğunu öne sürer.

Kökeni Antik Yunan’a dayanan St. Augustin’in “ana düşünceler” kavramından esinlenen arketip kavramını Jung ise insan psişizmi için kullanmış. İnsan davranışlarını etkileyen dört temel arketip olduğunu öne süren Jung her arketipin kendine özgü nitelendirilen değerleri, anlamları ve kişilik özelliklerinin olduğuna vurgu yapmıştır. Arketipler insanların kolektif bilinçaltında (tüm insanlığın ortak bilinçaltı) yatan evrensel mitsel karakterleri temsil eder. Jung, kolektif bilinçdışından gelerek biçimlenen mitolojik temaları “başlangıçtan beri var olan imgeler” ve “kolektif bilincin hakimleri” olarak da nitelendirerek arketip olarak vurgulamış. Yaşamlarımıza bilinçaltının bir yansıması olarak gelen arketipler atalarımızdan günümüze gelen bir bilgi hazinesi olarak da görülür.  Arketiplere kolektif bilinçaltımızı temsil eden ortak ruhumuzda denilebilir. Arketipler kadim tarih boyunca insanların yaşadığı tehlikelere ya da  karşılaştığı tehditlere karşı verdiği tepkilerdir.

Birçok arketip bulunmakla birlikte en temel olanları şunlardır:

Maske (Persona): Kişilerin topluma takındığı maskedir. Kişinin dünyaya kendini sunuş biçimidir de denilebilir. İnsanlar bunu genellikle toplumdan dışlanmamak veya kabul görmek endişesiyle takınır. Kişi maskelerini fazla benimserse bir tür kişilik bozulması yaşayabilir.

Gölge: İnsanın bastırılmış duygu, düşünce, arzuları, kabul görmeyen cinsel istekleri ya da içgüdüleri gibi karanlıkta kalan yanını temsil eder. Kişiye ve topluma ters düşen çoğu şeyi temsil eder. İnsanların vahşi tepkileri yok olma korkusundan kaynaklanan özünde düşmanlık ve korku barındıran ‘’gölge’’ arketipinin bir yansımasıdır. Gölge arketipine göre her insanın içinde saklanması gereken bir kötülük bulunur.

Anima ve Animus: Erkeklerdeki kadınsı yön “anima” olarak nitelendirilirken, kadınlardaki erkeksi taraf da “animus” olarak nitelendirilir. Bilinçli olarak aşırı düzeyde erkeksi olan/davranan bir erkeğin yüksek derecede kadınsı bir yanı varken, aşırı düzeyde kadınsı olan/davranan bir kadının da aslında yüksek derecede erkeksi bir yanı vardır. Erkekler toplumun etkisiyle kadınsal özelliklerini bastırmaya ya da silmeye çalışırken, kadınlarda erkeksi özelliklerini baskılar.  Bu durumda her iki cinsin de bilinçaltında dişil ya da eril enerji birikir. Bu da toplumda erkek veya kadın her ikisinde de zayıf bir yönmüş gibi değerlendirilir.

Kendilik/Benlik: Kişiliğin bilinç hali ve bilinçaltının bir birleşimidir. Bir bütünlüğü temsil eder. İnsanın temel amacı dürüstlük, bilgelik, dürüstlük ve en iyi olabilmektir. Yaşamı boyunca insan bunu gerçekleştirme arzusundadır. Bununla yaşam motivasyonunu yakalar.

Jung ayrıca farklı kültürlerin de sembol ve mitlerini inceleyerek farklı davranış kalıplarıyla birçok kişilik arketipi tanımlamıştır. Bunlar: bilge, masum, hükümdar, kaşif, bakıcı, yaratıcı, sihirbaz, yetim, kahraman, aşık, asi ve soytarı şeklinde 12 kişilik arketip şeklindedir.

Arketipler günlük yaşamda ya da iş yaşamında, davranış kalıplarımızın ya da duygusal tepkilerimizin analizinde katkı sağlar. Hepimiz birbirimize ayna oluruz aslında. O aynada kolektif bilinçaltımızın yansımalarını da görmek mümkündür. İç dünyasının hakimi olanlar, dış dünyasını da daha iyi yönetir.

İç dünyamızın potansiyel güçleri olan arketiplerin farkında olmak önemli!

Uzm. Hem. Şenay Zuhur

ACC, ICF Bütünsel Gelişim Koçu & Kariyer Koçu

Diyabetle Yaşam ve Sağlık Koçu

Kaynaklar

  1. Jung, C. Gustav. (2015). Dört Arketip. (Zehra Aksu Yılmazer, Çev.) İstanbul: Metis Yayıncılık.
  2. Jung, C. Gustav. (2006). Analitik Psikoloji. (Ender Gürol, Çev.) İstanbul: Payel Yayınları.
  3. Kapak Görseli: Photo by Mathieu Stern on Unsplash


YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.