DOLAR 32,3286
EURO 35,0622
ALTIN 2297,259
BIST 9015,24
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul °C

Türkiye’de şirketler neden batar?

15.07.2016
A+
A-

Türkiye gibi hızlı büyüme performansı içerisinde olan bir ülkede talep de büyümeye bağlı olarak artmaktadır. Bu talebi karşılamak için de ya fabrikalar daha fazla üretmekte ya da daha fazla miktarda ticaret hacmi oluşmaktadır.


Peki o zaman büyüyen bir ekonomide şirketler neden batar?

Şirket sahiplerine baktığınızda ya satış kökenli, ya üretim kökenli ya da sermaye kökenlidir. Kısacası her biri de sisteme belli bir açıdan bakar. Her birinin de bakış açılarında eksiklikler olduğundan farklı riskleri üstlendiklerini fark etmezler bile. Burada konumuz şirket batma sebebi olduğundan bakış açılarını daha fazla konuşmayacağız.

Şirketler büyüme süreci içerisinde daha fazla talep geleceği varsayımıyla yatırım yaparlar. Ya sabit sermaye yatırımı ya da malzeme stoğu ile varlıklarını likit olandan daha az likite doğru değiştirirler. Hızını alamayanlar bunu dış finansmanla da ciddi olarak artırırlar.

Peki sonra neler oluyor?

Hesaplanan cirolar yakalanamayabiliyor. O zaman sabit giderler ve faiz yükü tüm karları götürüyor. Şirket taahhütlerini karşılayamazken bir anda bankalar risk limitine kredi limitlerini indiriveriyorlar. Böylece firma nakit döngüsünü sağlayamadığı için ya çekleri yazılıyor ya da kredilerde temerrüde düşüyor ve kredibilitesini sıfırlıyor. Bu süreç çok hızlı yürüdüğünden firma kontrolü tamamen kaybedip kısa vadeli çözümlerle günü kurtarsa da artık bataklığa düşmüştür bir kere. Sonrası malum.

Firmalara soruyoruz şirket yönetirken aslında bilanço yönettiklerinizin ne kadar farkındasınız diye. Maalesef çoğunlukla farkında değiller. Birilerinin likidite riskini, default riskleri, analiz edip tahminlerde bulunması gerekiyor. Genellikle hayati öneme sahip böyle bir konuda kimse görev üstlenmemiş oluyor.

Örmeğin tahsilat ve ödeme planlaması yapan bir şirket ya kasasına ve bankasına bakıyor, ya da cari bakiyelere bakarak müşteri araması yapmaktadırlar.

Oysa yaşlandırma ve borç vade raporlarıyla müşteri ve tedarikçilerin iyi analiz edilmesi lazım. Bu raporlarda müşteri davranışları açıkça göründüğü gibi ne zaman ne tahsil edilebilir bunu net bir şekilde görmek mümkün.

Türkiye’de şirketler nakit dengesini tutturamadığından batıyor. İşin acı tarafı iş işten geçtikten sonra farkına varılıyor. Oysa çözümü çok basit..

YASAL UYARI

Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler, mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi, beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.


YORUMLAR

Solve : *
20 + 15 =


Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.