DOLAR 32,5004
EURO 34,6901
ALTIN 2496,864
BIST 9693,46
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul °C

Türkiye ekonomisini neler bekliyor? Faiz, enflasyon ve kurlar ne olacak?

Türkiye ekonomisini neler bekliyor? Faiz, enflasyon ve kurlar ne olacak?
21.03.2022
A+
A-

Merkez Bankası faizi sabit tutarak, ekonomik istikrar için önüne çıkan fırsatı kullanmamış oldu. Halbuki Rusya’nın Ukrayna’yı işgali ve başta enerji…

21 Mart 2022Erdal Sağlam: Türkiye ekonomisini neler bekliyor? Faiz, enflasyon ve kurlar ne olacak?

Merkez Bankası faizi sabit tutarak, ekonomik istikrar için önüne çıkan fırsatı kullanmamış oldu. Halbuki Rusya’nın Ukrayna’yı işgali ve başta enerji olmak üzere artan emtia fiyatlarının tüm dünyada enflasyonu tetiklemesi, Merkez Bankası’na da faiz artırımı için önemli bir gerekçe hazırlamıştı. Faiz artırımına gidilmemesinin nedeninin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yüksek büyüme hırsı ve faiz takıntısı olduğu açıkça gözüküyor.

Küresel gelişmeler ve içeride artan ekonomik risklerin etkisiyle Türkiye’nin 2022 yılı büyüme beklentisi giderek düşüyor. Bu yıl ekonominin tıkanmaması için yüzde 3, hatta daha altında bir büyüme oranı ile yetinilmesi gerektiği konusunda ekonomistler hemfikir. Faiz artışı belki tüm sorunları çözmeyecekti ama Türkiye ekonomisinin rasyonel politikalara dönüşü konusunda önemli bir işaret olarak görülebilirdi. Bunun sonucunda enflasyon beklentilerinin düşürülüp ekonomik istikrarın yeniden kurulması umudu doğabilirdi. Ancak Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın tercihi nedeniyle bu rasyonel adım atılamadı.

Yıl sonu enflasyon beklentisi ne oldu?

Ekonomi uzmanları reel faiz hesabında da kullanılan, önümüzdeki bir yıla ilişkin enflasyon beklentilerinin kritik bir rakam olduğuna işaret ediyorlar. Merkez Bankası toplantısı öncesi söylentileri çıkan, 2,5 puanlık indirimin yapılması halinde enflasyon beklentilerinin düşeceğini söylüyorlardı. Şu anda yüzde 55 olan yıllık enflasyonun tepe noktası ve ne zaman geriye dönüş başlayacağı konusundaki beklentiler, son dönemde hızla bozuldu. Faiz artışı olsaydı, önümüzdeki bir yıla ilişkin enflasyon beklentilerinin yüzde 25-30 bandına inmesini bekleyen uzmanlar, faiz artışı yapılmadığı için bu beklentinin 35-40 bandında olacağını söylediler. Yıl sonu için piyasaların enflasyon beklentisinin yüzde 40’ın üzerine çıkmış olmasının da, faiz artışı ihtiyacını zaten açıkça gösterdiği görüşündeler.

Hükümeti bekleyen önemli riskler neler?

Hükümetin geçtiğimiz Eylül ayında “Yeni Ekonomi Programı” adını vererek devreye soktuğu politikalarından -şimdi olmasa bile- orta vadede vazgeçmesinin kaçınılmaz olacağını belirten uzmanlar, birkaç ay içinde sıkışmanın artacağı görüşündeler. Mevcut politikalara gerekçe için “cari fazla verip enflasyonu düşüreceğiz denilirken, yıl sonunda en azından 25 milyar dolarlık cari açığa ulaşılması kaçınılmaz görülüyor. Büyümenin Cumhurbaşkanı’nın isteği doğrultusunda en az yüzde 5’e çıkarılması halinde; mevcut petrol fiyatlarıyla, bu açığın 35 milyar doların üzerine çıkacağı hesaplanıyor.

Ekonomi yönetimi hala kurlardaki artışı frenlemeye, bunun için eksi rezervlerden harcayıp kura müdahale etmeye devam ediyor. Cari açığın büyümesi, umut bağlanan turizm gelirlerinin savaş nedeniyle azalması döviz talebini artıracağı için kurlardaki mevcut seviyenin korunması iyice zorlaşacak.

Kur Korumalı Mevduat macerası neye yol açar?

Mart sonundan başlayarak kur korumalı mevduatlarda geri dönüş başlayacak ve Nisan ayında bu hesaplar için bütçeden ödenecek farklar da belli olmaya başlayacak. Kur korumalı mevduat hesaplarında artışın durduğu biliniyor. Nisan’dan başlayarak bu hesapların bozulması riski ekonomi yönetiminin tüm planlarını bozma tehlikesi taşıyor. Bu mevduatları korumak için vadeyi düşürmek, tasarruf sahibine ödenecek faizi yükseltmek gibi geçici tedbirlerin devreye sokulabileceği konuşuluyor. Buna rağmen bu hesapların bozulup, dövize olan talebin yeniden artması halinde, kurları tutmak iyice zorlaşacak.

Bu ay faiz artırılarak bütün bu tehlikelerin yumuşatılması mümkün olabilecekti. Şimdi ise Nisan’dan başlayarak cari açığın giderek büyüdüğünü göreceğiz; açık nedeniyle rezervler üzerindeki baskı da, birikimli etkiyle giderek büyüyecek. Bu aşamada tasarrufçunun yeniden dövize talebini artırmasından, kurlar üzerindeki baskının iyice artmasından endişe ediliyor.

Kaynak Erdem Sağlam/ Paraanaliz.com
Yazının devamını okuyabilirsiniz

YASAL UYARI

Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler, mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi, beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.


YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.